Geçtiğimiz ekim ayında çocukların sonbahar tatilinden faydalanıp Milano`ya gittik. Her ne kadar fazla turistik ve kalabalık bir hedef olsa da yeni bir şehir görmek beni her zaman heyecanlandırır. Tatillerde çok sıkışık bir program yapıp kendimizi helak etmeyi pek sevmeyiz ancak şehri anlamak adına biraz araştırıp büyük taşları koyar, ötesini güne teslim ederiz. Milano için de planımızı öyle yaptık, çocukların önceliği belliydi: Ferrari! Oralara kadar gitmişken onları kıracak halimiz yoktu elbette. Hem müzelerde hem yollarda gördüklerimizle tüm gün Ferrari`ye doyduk. Beni Milano konusunda asıl heyecanlandıran ise bambaşkaydı. Tatil planları yapılırken gideceğimiz yer netleşince ablamı arayıp rahmetli babamın iş için gittiği Milano ziyaretinden albümde olan fotoğraflarını göndermesini rica ettim. Hepi topu 4 fotoğraftı, birisi çok kolaydı ama diğerlerinin çekildiği yerleri bulamadım. Gönül isterdi ki elimde daha çok fotoğraf olsun, babamın gözüyle Milano`yu gezeyim. Ama o dönemin şartları belli, kim bilir kimin makinesinden çıktı bu fotoğraflar... Sordum ama tam olarak hangi yıldı hatırlayan olmadı aramızda, 1977 ya da 1978 olmalı. Babamın gidişini hayal meyal, dönüşünü ise daha net hatırlıyorum. Heyecanla daha ayakkabı yerinde valizini boşaltmamızı, bize getirdiği hediyeleri gördükçe nasıl sevindiğimizi... Hâlâ sakladığım bir kol saatim, 3 tane bebeğim (ve evet, küçüklüğüm onlara elbise dikmekle geçti😍) ve bozuk paralarım (İtalyan Lirası) var.
Söz konusu Milano seyahati babamın ilk ve tek yurt dışı gezisi oldu. Göz kamaştıran heybetiyle Duomo Katedrali`ni karşısında görünce ne hissetti acaba? O zamanlarda Milano yılın her günü böyle kalabalık mıydı? Katedralin önünde turistlere güvercin yemi satmaya çalışanlar var mıydı? İçeri girmek için saatlerce sıra beklemek gerekiyor muydu? Ya diğer fotoğraftaki gülerek dondurma yediği kafe, hâlâ duruyor muydu?
Şahane!
YanıtlaSilSevgiler Sezer`cim:)
SilHarika bir kolaj olmuş! Milano benim için de özeldir, ilk tek başıma çıktığım gezimdi :))
YanıtlaSilNe güzel, ilk gidilen yer unutulmuyor hiç:) Ben de sevdim Milano`yu. Şehir gezmek isteyenler için ideal.
SilÖyle anlattınız ki,Milano da yaşamak varmış dedirtti insana..Duomo di Milano katedralinde değişiklik yok gibi gözüküyo ama dede-torun aynı yerdeki pozdalar,ne güzel..🙂 aklıma bir öneri geldi ama bilmem size uyar mı,eğer yapabilirseniz oğlunuzun resmini alıp,dedesinin yanına montajlayabilrisiniz,bu şekilde sanki beraber fotograf çekilmiş gibi olurlar,mekan zaten aynı mekan,değişen bişi olmaz herhalde.. elinize sağlık..😊
YanıtlaSilHiçbir şey eskimiyor ki Avrupa`da. Tabii yangın vs. olmazsa.
SilÖneri çok iyiymiş, hiç aklıma gelmedi. Vakit bulduğumda deneyeceğim:)
Teşekkürler, sevgiler...
Merhaba Bloğum yenidir destek olursanız sevinirim.Sizi takibe aldım.Teşekkür ederim
YanıtlaSilHoş geldiniz. Uğradım bloğunuza:)
SilNe kadar güzel son fotoğraf, hikayesi ise ondan daha güzel..
YanıtlaSilÇok teşekkürler Derya`cım, benim için özel gerçekten...
SilMilanoya yılar önce hukuk fakültesi öğrencisiyken avukat bir abime ağır ceza davası bulmuştum. Onun verdiği bir miktar parayla çat pat ingilizcem vardı tabi o zamanlar gitmiştim ve o kadar çok gezmiş ve fotoğraf çekmiştim ki bir hardiski foto doldurmuştum sanırım. Bu ara blogunuzu takip ediyorum bir süredir çok güzel bir blog takibe aldım sizide web sitemizde görmek bizi mutlu eder...
YanıtlaSilSitenize uğradım, birkaç yazınızı okudum bile. Yorum yazamadım, en kısa zamanda döneceğim:)
SilMilan seyahatinizde babanız ve oğlunuzun fotoğrafını aynı açıdan paylaşmanız çok naif bir hareket olmuş. Seyahat etmek her daim çok güzel.
YanıtlaSilÇok teşekkürler. Seyahat etmek hem çok güzel hem de insana çok şey katıyor.
SilKlasik tatilin ötesinde, bir bağ kurma tatili ya da bağı tazeleme gibi olmuş. Geçmişe dönüp o pencereden an'a bakmanın hissettirdikleri çok başka.
YanıtlaSilHaklısın, gerçekten öyleydi. En azından benim için.
SilYıllarca iş gezisi ile ziyaret etmişimdir Milano'yu Sevgili Semi. Tarih kokan, bozulmadan günümüze gelmiş birkaç yüzyıllık yapıları, muhteşem mimarisi ile Duomo Meydanı. Ara sokaklarında nefis butik otelleri, bizdekilere taş çıkarır enfes balık restoranları, Akdeniz'in havasından zaar keyifli ve espirili Milano ahalisi. Ve dünyanın hiç bir bölgesinde daha iyi yapılamayan nefis pizzaları ile kadim Milano'yu yazınızla çok özlediğimi hissettim.
YanıtlaSilBu güzel şehri bu kadar iyi tanımakla şanslısınız o halde. Ben sadece birkaç gün geçirmeme rağmen bahsettiğiniz hissi yakaladım. Tek sıkıntı olabilecek konu kalabalık olması, bu da artık günümüzde kaçınılmaz bir hale geldi. Son dönemde çıkan haberlere bakarsak turist kalabalığı şehirler önlemler almaya başladı.
SilNeyse, umarım en kısa zamanda tekrar Milano`ya yolunuz düşer. (kendim için de diliyorum:)) Teşekkürler yorumunuz için...
Süper hikaye. Semacım sevgiler. 🤗😘
YanıtlaSilFotoğraf duygulandırdı..
YanıtlaSil