Aylar öncesinden planlandığı gibi CISV* kampından misafir çocuklarımız geldi. 'Open Day' sonrası aldık onları okuldan. Çocuklar tarafından güzel bir karşılama oldu. Katılan tüm ülkeler bizlere küçük bir tanıtım yaparken, daha önce hiç duymadığım bir ülke kısa filmiyle bana çok şey anlattı: Faroe Islands! Biliyorsanız benim cahilliğim olsun:)
Kuzey ülkeler havasından suyundan ilgimi çeker benim, onların bu sakin havası, muhteşem doğası gizemli gelir bana. Bundan dolayıdır ki tüm kamp hikayesini bir tarafa bıraktım, şu an ben Faroe Adaları`nda geziyorum çoktan:) Nüfusu, yerleşimi, dili, geçim kaynağı, nasıl ulaşılır...derken 'ne zaman gideriz' planlarına başlamışım farkına varmadan...(bkz.Faroe Islands)
Bunu bir tarafa bırakalım, kamptan iki çocuğumuz vardı: Norveçli (Stavanger şehrinden) ve Amerikalı (Cincinnati/Ohio`dan). Dolu dolu ama tahminimden çok daha sakin günler geçirdik, Amerikalı Perrin biraz daha fırlama olsa da, Clement`in sakinliği dengeledi olayı.
Çocukların yanlarında getirdikleri tanıtım broşürleri, haritalar, kendi hazırladıkları kitapçıklar |
Bu kadar genç nüfusuyla övünen, her eve üç çocuk kampanyaları düzenlenen, çocuk sevgisinden, kürtaj yasağından, sık sık çocukları-gençleri koruma kanunundan bahsedilen ülkemde çocuklar adına yapılanlara bir bakın! Bahsettiğim iki milyonluk nüfusuyla Türkiye`nin en çok nüfusuna sahip 4. şehri...
Bunu yeni fark etmedim tabii ki. Ama insan günlük yağında kavrulurken, alışkanlıkların da etkisiyle hasır altı ediyor düşüncelerini. Ta ki birileri çıkıp çocuk gözüyle şehri keşfetmek isteyene kadar...
Havanın çok sıcak olmasından dolayı zaten var olan imkanlar da kısıtlı hale geliyor ister istemez.
Bunlar bize gelen hediyeler |
Çocuk her yerde çocuk, işin eğlence kısmı mutlaka olmalı.
Özetle; benim memnuniyetsizliğim bir yana çocuklar hoş vakit geçirdiler, yüzlerinden okunan buydu:)
(Çocukların fotoğraflarını ailelerinin izni olmadan buraya koymak istemiyorum.)
Bize gelirken misafir eden aileyi unutmayıp hediyelerini de alıp gelmişler. Cincinnati`yi tanıtan bir kitap ve Norveç`ten bir Troll. Troll kardeşimiz Norveçli mitolojik bir kahraman, ormanlarda ve dağlarda yaşadığına inanılıyor. Trollerin el ve ayak parmakları dört tane, burunları uzun ve kuyrukları var. Kimisi çok büyük, kimisi küçük ama hepsi epey yaşlı ve doğaüstü güçleri var. Hava karardığında veya gece görünüyorlar, hatta görünüp hemen kaybolduğu söylentiler arasında. Bir de filmini çekmişler, 2010 Norveç yapımı: Troll Hunter. Macera-korku filmi, izlemedim ama sanırım benim bu sevimli bulduğum yaratıklar pek iyi gösterilmemiş:)
*Bir de şu yazının içinde yıldız koyduğum CISV`nin açılımını yapayım biraz. Kısalmadan önceki hali bu: Cildren’s International Summer Villages. Kendilerini ise şöyle ifade ediyorlar: "CISV uzun süreli barışın, ancak bireylerin ve grupların arkadaşça bir arada yaşamayı öğrenebilmeleriyle mümkün olduğuna inanır ve bu inancı geliştirmeyi amaçlar. CISV 'ye göre bu vizyonu geliştirmenin anahtarı, işe çocuklardan başlamaktır. CISV programları gençlere diğer ülkelerden gelen yaşıtlarıyla tanışma ve uluslararası arkadaşlıklar kurma fırsatı verir."
(Daha detaylı bilgi için bkz.CISV)
Yazımı burada törenle bitirirken sizleri Yeşil(!) Bursa manzarasıyla yalnız bırakıyorum. Aman dikkat edin, gözleriniz fazla yeşilden kamaşmasın, alışkın olmayan gözlerde yan etki yapıyor:))
Merhaabaa Semi:) Yazınızı okuduktan sonra bir kere daha şu dönemde çocuk olmadığıma üzüldüm. Hakikaten şimdiki çocuklar çok şanslı. Böyle bir programla yabancı bir ülkeye gitmeyi ya da arkadaş ağırlamayı çok isterdim. Ben bu programı ilk defa bir tanıdığımız Alman bir kızı ağırladığında öğrenmiştim. Çocuklar için mükemmel bir deneyim. Kültürel farklılıklara rağmen insan olarak ortaklığımızı bu sayede daha küçücükken görebiliyorlar. Bu arada bahsettiğim tanıdığım ve kızları komik şeyler de yaşamışlardı bu Alman kızla Alman-Türk kültürlerinin farklılığından dolayı. Sizde de böyle şeyler olduysa bir yazında okumak isterim.
YanıtlaSilBu arada siz Bursalısınız sanırım, ilk defa bu yazıda fark ettim. Nedense ben sizi Ankaralı diye biliyordum. Neyse benimki sadece bir merak:)
Sevgiler ve çocuklarla bol eğlenceler...
Merhaba, çocuklar için çok güzel kamplar bunlar. Benim büyük oğlumun yaşı henüz tutmuyor. Tam 11 yaşını doldurmak gerekiyor.
YanıtlaSilBizim evin kendisi zaten çok kültürlü olduğundan kültür farklılıklarından kaynaklı komediler hep mevcut:)
Bursalı değilim aslında, burada yaşıyorum sadece. Rüzgar bir şekilde attı bizi buralara...Bir gün anlatırım hikayeyi, belki bir post olarak:)
Sevgiler ve teşekkürler:)
Ben de sanaaaa iftiharla 'yilin en becerikli ve sabirli annesi' odulunu takiyorum!!!
YanıtlaSilKirazli yaylaya cikip orada kalsaydiniz hahahaha saka bir yana ben eminim cocuklarin mutluluktan basi donmustur ama sana yetmemistir :-) Sen bizim amerikaliyi nasil klimasiz hayatta tutabildin onu soyle :-))))) Bugun 30 derece sicakta omuzuma sal alip markete gittim!
Dur simdi gidip su Faroe adalarina bir bakayim, biliyorsun adalara karsi zaafim var :-)
Keşek o dediğinden olabilsem:))Yani becerikli ve sabırlı anne modeli:)
SilAmerikalıyı klimasız bırakmadık merak etme. Burası oraları pek aratmaz, her ortam klimalı, evde de mevcut:)
Bana yetmeyen kısmı şöyle oldu: Çocuklara farklı şeyler sunmayı isterdim işin doğrusu. Çocuk yapmayı bir halt zanneden, 3 çocuk yapın diyen devletten çok ütopik şeyler bekliyorum, farkındayım. O yüzden sustum:)
Ha ha, keşek yazmışım:))) Keşke diye düzelteyim yoksa uyuyamam:)
SilUnuttum bu arada, Troll Hunters coooook kotu bir filim. Aslinda Otto Jespersen (basrol - troll hunter) bilinen ve iyi bir komedyenmis, bu filmi de troll'lerle dalga gecmek icin cekmisler, Blair's Witch gibi seyrederken bir yere kadar gercek saniyorsun :-))))) Sonra komik (gulyabani diye tanidigimiz) troller cikinca anliyorsun hanyayi konyayi! Korku filan degil, kulture yabanci olmayanlar icin komik bile olabilir fakat ben sonunu getiremedim :-)
YanıtlaSilYine de Norvece gidilmeli, bugun yazdim ya.....
Film çok saçma geldi bana zaten:)
SilÇok iyi bir not da almamış haliyle...
valla süper olmuş çocuklar içinde değişiklik evde 2 yabancı senin içinde farklı bir tecrübe olur heralde
YanıtlaSilGüzel oldu Özge`cim:) Birkaç gündü zaten çabuk geçti...
SilSevgili Semi, benim oğlum da 14 yaşında. Daha önce yaşı ufak diye hiç bu tür bir organizasyona girişmedik. Fakat hep aklımdaydı ve kendisi de çok istiyor aslında. Dolayısıyla ben de yavaş yavaş ben de araştırmaya başladım. CISV kampı hoşuma gitti. Orhun'a da gösterdim, gözleri parladı:)
YanıtlaSilBakalım, aklımızda olsun.Teşekkürler paylaşım için.
CISV kampı 11 yaşından itibaren alıyor. Bu kamptakilerin hepsi 11 yaşındaydı. 1 aylığına başka bir ülkeye gidiyorlar. Kademeleri var, verdiğim linkten inceleyebilirsin.
SilBenim büyük oğlum yalaşık 10 yaşında ama seneye yaz dönemi tam 11 dolmadığından gidemiyor. Ondan sonraki yıl aksilik olmazda gidecek. Şimdilik iki yıldır Campwolftrack`e gidiyor.
Alıştırma turları:)
Sevgiler...
Bir uçağa binmediğimiz kalmış esprin tam yerinde ve süper oturmuş:))) Çok güldüm inan:)))
YanıtlaSilÇocukların farklı kültürleri, değişik ülkeleri görmeleri ve diyalog kurmaları ve bir de özgüvenlerinin erken yaşta oluşması açısından çok faydali bir kamp.
Faroe Islands hakkında hem bilgileri okudum hem de fotoğraflara baktım. Yeşilliği ve manzarası bir de evleri pek güzelmiş:)
Yeşil Bursa evrim geçirmiş sanırım:(
Sevgilerimle.
Aynen yazdığın gibi, başka kültür tanımanın en güzel yolu. Bu erken yaşta tanıyorlar üstelik:)
SilBenim oğlanlar mesela Amerikalıların İngilizceyi çok hızlı konuştuğuna kanaat getirdiler:))
"Oğlum ana dili onların, tabii konuşacaklar" dedim ama Peer Ole biraz çekimser davrandı:)
Yeşil Bursa demeye dilim varmıyor:(
Beton yapmayı, her yere bilmem ne tower yapmayı gelişme olarak gören zihniyet olduğu sürece bizim şehirlerin kaderi değişmez. Bence zaten şehir planlama gibi gereksiz bölümleri Türkiye`deki üniversitelerden kaldırmalı. Boşuna okuyorlar:)
O nasıl bir ülke ya, bayıldım fotoğraflarına. Faroeislands'a nasıl gidilir hemen araştırmaya başladım bile: )
YanıtlaSilİyiymiş senin karışık ülke çocukları: =) Gerçekten de çocuk hep aynı çocuk. Aynı gözden bakabiliyorlar işte. Iyı atlatmışsın.
Yeşil Bursa'nıza da hayran kaldım. O nasıl bir yeşillik, bari binaları yeşile boyasalarmış. İçeriği ile olmasa da adıyla eşleşirdi.
Ben de araştırdım biraz. Deniz yoluyla da ulaşım var, hava yoluyla da. Aslında Danimarka`ya gidilip, oradan feribotla geçilir. Kafaya yerleştirdim, elbet çözüm bulunur. İncelediğinde adanın sıcaklıklarına baktın mı? Kışın donmuyor ama yazın da 13-14 derecelerde:)
SilYeşil Bursa muhteşem betonuyla göz kamaştırıyor:))Ne diyeyim ya, bu gelişim ülkemizde "ilerleme, modernlik" olarak algılandığı sürece böyle beton manzaralara daha çok bakarız biz:)
ne kadar guzel farklı kulturlerın cocukları bırarada olması ellerınıze saglık.bırde ucak muhabbetıne cok guldum harıkasınn.. yesıl bursa mı :(((
YanıtlaSilTeşekkürler:))
SilYeşil Bursa üzüntü verici:(
Sabah blogumun okuma listesine bakinca en son birisinin Faroe adalari ile ilgili bir yazi paylastigini gordum, merakla baktim rengarenk evlerin fotograflarina. Senin de yazinda oralardan bahsettigini gorunce bunu isaret olarak saydim, gitmem gerekiyor sanirim artik :)) Norvec henuz hic gitmemis olmama ragmen bana en sempatik gelen ulke sanirim dunya uzerinde. Bir gun mutlaka gormek istiyorum.
YanıtlaSilCocukken 23 Nisan'da Turkiye'ye gelen yabanci ulke cocuklari, onlarin gosterilerini ilgiyle izlerdim televizyondan. Biraz buyuyunce de keske ben de onlardan sorumlu olan kisilerden olsam, gezdirsem onlari; ulkeleriyle, kulturleriyle ilgili bir seyler ogrensem diye hayaller kurardim. Daha cok yeni ogrenmeye basladigim harika ingilizcem(!) disinda neye guveniyorsam artik, gerci o zamanlar gazeteci ya da dergi editoru olmaya kararliydim, neyse ki hayal kurmanin siniri yok :) Simdi o cocuklarin arasindayim, konsept ayni olmasa da farkli ulkeleri, kulturleri daha yakindan taniyabiliyorum. simdilik bu da yeter:)
Son fotografi gorunce de gecirdigim cocuklugu hatirladim ve kendi adima sevindim, simdiki cocuklar icin uzulurken!
Bu sana işaret olmuş demek ki:)Norveç, Danimarka...bu kuzey kültürünü çok seviyorum. Norveç`e gitmedim ama Danimarka`ya birkaç kez gittim. Faroe Adaları`na aslında Danimarka`dan da feribotla geçilir. Bakalım araştırmalarım sürüyor:)
SilBizde geçen yıl da 23 nisan çocuğu vardı, İspanya`dan.
Çocuk her yerde çocuk dediğim gibi. Ben de çok severim farklı kültürleri, çocukları.
Ne güzel sen onların arasındasın, ben de elimden geldiğince pas geçmiyorum. Benim çocuklar zaten çok kültürlü, onların da böyle olması için çabalıyorum.
Bursa çok değişti. Ben eski halini hatırlamam. 20 yıldır buradayım sadece. Ama ben geldiğimden beri de gittikçe betonlaşıyor. Bunu bir gelişme olarak gören zihniyetten şehir planlaması da beklemek yanlış maalesef:(
Ne kadar güzel bir yermiş.Ben de duymamıştım çok büyüleyici film gibi bir yer
YanıtlaSilBen de takıldım kaldım o yüzden:)
Silsemi ev birleşmiş milletler gibiymiş:)) bu organizasyonun da altından başarıyla kalkmışsın, süpersin, harikasın sen:) Faroe Islands'ı bilmiyordum tabiki, bir bakayım bende...
YanıtlaSilsevgiyle kal:)
Öyleydi Nagehan:)))
SilÇocuk alan diğer arkadaşlarla da buluştuk. Onlarda Mısırlı vardı, o akşam tamamen karıştık:))
Faroe çok etkileyici gerçekten...
Sevgiler canım:)
YAzı süper... Ama ben son noktada kaldım senin kaldığın gibi Semi..
YanıtlaSilO muhteşem yeşilsiz yeşil bursa yazık çok yazık...
Neler olyor bize...
Ben de ne zamandır Tophane`ye çıkmamıştım. Çocuklarla çıktım, tahminimden fazla geldi bu beton!
SilŞehir planlama anlayışı olmayan, her tür betonlaşmayı nimetten sayan, bunu modernlik, gelişme göstergesi olarak gözümüze sokan zihniyet olduğu sürece bu manzaralar korkarım artacak:(
Sevgiler Begit...
Sayende bir şey daha öğrenmiş oldum :) Her yazını okuduğumda yeni yeni şeyler öğreniyorum. İlerde bu yazı yine işime yarayacaktır :p Teşekkürler, Selamlar...
YanıtlaSilBen teşekkür ederim okuduğun, ilgilendiğin için:)
SilSayende yeni bir yer, yeni bir de uygulama öğrendim :) Yeşil Bursa manzarasına baka baka teşekkür edip, kaçtım :)
YanıtlaSilBen de sana teşekkür ederim, Bursa manzarasına sindire sindire baksaydın:)
SilValla Semi helal olsun, o kadar cocukla basa cikabilmek, hergün program yaratabilmek ve de dedigin gibi "her yani cocuklar icin düsünülmüs alanlarla dolu" (!) ülkemizde ayri bir yetenek..tebrikler :) cok da eglenceli olmustur yalniz, ona da eminim..
YanıtlaSilFaroe Islands linkine girdim, sonra kalmisim oralarda..:)
Ah ah demem lazım Itır`cım...
SilÇocuk yap, şu kadar yap, kürtaj günah demekle olmuyor bu işler. Çocuklara ne sunabiliyoruz, nasıl bir Türkiye...Onların gelişmesi, eğitimi sadece okulda olacak işler değil. Her yeri beton yap, top oynanacak alan bırakma, mahalle kavramı yok olsun, bir de üzerine çocukları alıp götürebileceğin, onları cezbedecek müzeler, atölyeler yapma! Yani özetle çok doğur ama başının çaresine kendin bak deniyor... Şu son gelişmeler üzerine Mehmet Tez`in altına imza atabileceğim yazısı var: http://www.hafifmuzik.org/haber/cepler-doldu-ama/
Az bile yazmis aslinda...
Silyaziyorum ve siliyorum... o kadar icim aciyor ki olanlara, gelismelere..bir yorum penceresini asiyor.
Biz cocuklarimiza elimizden gelen iyi egitimi, dünya insani olabilmeyi, yurt sevgisini verelim ki, onlara karsi biz de güclenelim, baska caresi yok gibi..
enteresan geldi yazınız...benim oğlum babaannesinde bile kalmak istemiyor ki böyleee uzak diyarlara gitsin...imrenerek okudum...
YanıtlaSilOğlunuz kaç yaşında bilemiyorum tabii ama alıştırmak lazım...Bize gelen çocuklar 11 yaşındaydı.
Silne güzel çocuklarla birlikte hayatı dolu dolu yaşıyorsunuz ,çoğu yetişkin hayatı kendi açısından yaşamayı düşünür, sizin çocuklarınız için böyle güzel etkinliklere katılmanız hoşuma gidiyor
YanıtlaSilİzlanda adaları muhteşem fırsatın olursa kaçırma derim doğa harikası bir yer kim istemez görmeyi
güzel anılar bırakmışlar misafirleriniz güle güle gitsinler
Bursa'yı ben hep yeşilliklerin bol olduğu bir yer olarak hayal ediyorum kent kenttir her yerde aynı demek beton yığınları
fotoğrafın esprisi güzel
sevgiler Semi :)
Çok teşekkürler Fatoş`cum:)
SilElimden geldiğince yapıyorum, onları boşuna dünyaya getirmedik, ilgilenmek lazım:)
Şehirlerin genel görüntüsü artık her yerde aynı maalesef:((
Sevgiler canım:)
Semicim uçak esprisine bayıldım öncelikle :) Faroeislands'a ayrıca bayıldım ve teşekkürler bende yeni duydum buradan adını, bahsettiğin kampta çok güzelmiş doğrusu, çocukların bu tarz uygulamların içinde olması müthiş bence o yüzden seni tebrik etmem gerek, sen süper annesin ;)
YanıtlaSilSüper anne??? Daha çok çalışmam lazım Derya`cım:))
SilAdalara baktım ve kaldım oralarda ben...
Kamp güzel, Peer Ole`nin seneye yaşı tutmuyor, ondan sonraki sene bakacağız artık.
Sevgiler:)
Ne güzelmiş sizin evin o hali, birbirinizden çok şey öğrenmişsinizdir kısa sürede eminim. Yazındaki "bold" sözcükleri ben de zaman zaman içimden sayıp isyan ediyorum biliyor musun Semicim. Sayende CISVyi öğrendim teşekkürler, Bursa foton.daki yeşillik fazla bana:) sevgiler...
YanıtlaSilO "bold" yazdıklarımdan fazlasını yazardım da neyse....
SilÖptüm seni:)
Geçen hafta Bursa'ya tam o noktadan baktım. Kulenin dibinden. Tahmin ettiğim gibi öğleden sonra (ya da akşama doğru) daha net görünüyormuş.
YanıtlaSilBiz öğlenden sonra oralardaydık:)
SilBursa`ya gelen oraya bir çıkar mutlaka, beton yığını görmenin tek noktası:)
Büyük başarı hem yaşları birbirine yakın hem erkek olan dört çocukla gün(ler) geçirmek :) CISV çok yararlı bilgi oldu,teşekkürler.
YanıtlaSilÇocuklar sakindi, benim için avantaj oldu aslında. Akşamları daha da kalabalık olduk. Çocuk alan diğer ailelerle buluştuk, genelde hepsi sakindi, çok azmadılar.
SilKamp ortamı çok güzel, gelenler 11 yaşında. Burada toplam bir ay kalıyorlar. Yarısı bitti.
CISV`yi incelersen orada kademeler ve daha açıklayıcı bilgiler var.
Sevgiler...
Semi, kuzey mitolojisinin hastasıyım :) ülen paganlık mı var genlerde diye düşünmeye başladım.. töbee töbee!
YanıtlaSilKuzey sevilmez mi Bolat!
SilSürekli yaşanır mı bilmem ama bana acayip hoş gelir...
İnsanların sakinliği, doğası muhteşemdir.
Mitolojik çok bilgim yoktu, şu troller sayesinde biraz okudum.
Danimarka Sınırına kadar gittim de sınırdan döndük!
SilDanimarka sınırı derken? Ne taraftan, Almanya tarafından mı?
Sil90'larin basinda Polonya'dan ve Almanya'dan 2 kiz agirlamistik ama kizlar baya nazli idiler. Simdi 2 cocukla zor idare ediyorum desem yeridir, yas ilerledikce benimde sabrim kisaliyor gibi :) Faroe Islands bende yeni ogrendim, sirada ne var gercekten merakla bekliyorum, coook selamlar :)
YanıtlaSilBenimkiler oğlandı, kızlar daha nazlı olabilir tabii.
SilAma sakindiler bana gelenler, çok azmadılar. Dolayısıyla zor olmadı bana:)
Ben öğreniyorum, görüyorum, buraya yazıyorum. Ben de bilmiyorum başka neler yazacağım:))
Sevgiler!
Bir an kendimi senin yerine koydum ama sonra hemen geri aldım :) Keyifli ama zor olmuş olmalı yine de. Hangi dilde anlaştınız çocuklarla ingilizce mi? Peki seninkiler de gidecekler mi ya da gittiler mi bu proje ile yurtdışına.
YanıtlaSilÜlker`cim korkulacak bir şey yok:)
SilÇocuklarla birlikte hayata nasıl baktığınla alakalı bir durum.
İngilizce anlaştık. Zaten malum birinin anadili, Norveçli de gayet hakim konuya. 11 yaşındalar.
Benimkiler henüz gitmediler. 11 yaşını tam doldurmak gerekiyor. Peer Ole seneye zor yakalıyor, bakalım, gitmek istiyor zaten. Yurt dışına daha önce tek başına gitti(8 yaşında), babaanne ziyareti idi.
Bu sene iki arkadaşımın çocuğu bir aylığına Amerika`ya gittiler. Ve dediğim gibi sıkı bir kamp, ailelerle asla görüştürmüyorlar. Ben çocukların ailelerinin mail adreslerini alıp fotoğraflarını gönderdim, aileleri çok sevindi haliyle...
Canikom, adamlar cocuk sevdiginden cocuk yapin demiyorlarki, koyun surusu olarak kullanabilecekleri populasyonu arttirma derdindeler, ayni Amerika'da 'baby boomers' kafalilari yarattiklari gibi yapiyorlar Turkiye'de!
YanıtlaSilDiyorum, her geldigimde biraz daha Amerika'lasiyor memleket, kotu bir filim gibi!
Sizin gibi ebeveynlerle gurur duyuyorum, en azindan elinizden geleni yapiyorsunuz dusunebilen cocuklar buyutmek icin. Bravo.
Faroe Islands bayıldım.Ne güzel yermiş öyle,yemyeşil:) Yeşil Bursadan sonra Ankara'nın Atatürk Orman Çiftliğine beyaz sarayın benzeri yapılacakmış.Vatana millete hayırlı olsun. Artık bizim sarayda padişah oturur:))
YanıtlaSilBir zamanlar bizde Makedonyalı bir minik kızı ağırlayacaktık tüm hazırlıkları yapmıştık fakat son anda Makedonyalı grup gelememişti.Kısmet değilmiş:)
Güzel bir anı olmuştur çocuklar için ,bana gülme sakın okurken en son fotoğrafa baktım baktım yeşillik görünmüyo işin esprisini başta anlayamadım:))
Beyaz Saray mı??? Ne alaka ya???
SilÇocuklar için güzel tecrübe bunlar, bizde kalmalarını onlar için istedim zaten.
Güldüm sana:)))) Neyse ki olayı çözmüşsün:))))
Cok guzel bir paylasim..tesekkurler ..hem aileden hem gezmeden hem ulkelerden..her telden..Bursa resmine bende bir muddet baktim ama sonra jeton dustu :))) Sevgiler
YanıtlaSilTeşekkürler beğeniniz için...
SilBenden de sevgiler size:)
Resmi dili Faroece ve Dancaymış Semi.. ögreniyormusun gidersen bizide al tercüman aramayız he
YanıtlaSilKolay ya hallederiz dil konusunu...Akraba diller onlar, birbirlerini zaten anlarlar.
SilBen kapağı atayım, mangala beklerim sizi:)
hım taş mı atıldı şimcik kafamıza mangal ile ilgili :)
Silok o zaman ben topluyorum bavulumu...
He he zayıf yerinden yakaladım seni değil mi:)
SilBoğazına düşkün adamsın, başka türlü gelmezsin sen ziyarete.
Çok zevkle takip edip, okuyorum sizi.
YanıtlaSilSevgiler
www.gothicartbymelike.blogspot.com
Çok teşekkürler, takip edilmek güzel şey:)
SilSizin bloğunuza baktım, harika. Yaptıklarınıza bayılıp çıktım:)
semicm, bu programı ilk senden duydum, çokilginç. kızım biraz büyüdüğünde dil açısından bir arkadaş olarak iyi olur diye düşünüyorum. ama zor olsa gerek , başta 1 ayını ayırman gerek..
YanıtlaSilSanırım biraz yanlış anlama oldu. Çocuklar buraya kamp için geliyor ve iki hafta sonu aileler tarafından misafir ediliyor. Yani normalde kamp için okulda kalıyorlar.
SilDil açısından kızını gönderebilirsin, bazı programları bir haftalık, bazıları bir aylık.
Detaylı olarak verdiğim adreslerde mevcut.
Benimkilerin yaşı tutmadığı için ben bu sene misafir olarak aldım. Seneye bakacağız, büyük oğlumu göndermek isterim yaşı tutarsa...
Sevgiler Buket:)
Faroe Adaları son zamanlarda çok adı geçiyor. Belki Keçi Adaları da deniyor ,onu biliyorsunuzdur. Bir de benim burada takdir ettiğim bir husus Avrupa Birliğine girmeyi reddetmiştir. Bloğunuz süper ilgi ile takip ediyorum.
YanıtlaSilKeçi adaları dendiğini okumuştum:)
SilKendilerine ait bir dünya kurmuşlar, her ne kadar Danimarkalı gibi ise de kendi parlamentosu var.
Bana da çok ilginç geldi, gidilesi bir yer...
Bloğum için yazdıklarınız beni sevindirdi, okunduğumu bilmek ise en güzeli:)
Merhaba Semi, böyle kamplar olduğunu duymuştum. Eskiden de vardı. hep gitmek istemiştim, ama ailem izin vermemişti. :) Sadece mektup arkadaşı edinmiştim. Pakistanlı bir penfriendle :) uzun süren arkadaşlığımız olmuştu.Seneler sonra beni görmeye gelmişti, ve yine gelmişti, ve geçen sene yine geldi. 3 çocuğuyla birlikte... Yani koca adam oldu.:)
YanıtlaSilNe güzel ki Pakistanlı bir mektup arkadaşın olmuş. Benim de Japon mektup arkadaşlarım vardı ama sonradan koptuk. Demek seni ziyarete geldi, çok güzel ya:)
SilBenim çocukları göndermeyi istiyorum ama bakalım:)
Sevgiler...
Ben de bloğunuza geldim merak etmeyin:)
YanıtlaSil(Geç de olsa yazmak istedim:))
Merhaba,
YanıtlaSilDantel fikri süper ilk fırsatta deneyeceğim...
Çocuk kamplarına gelince ayrıldığım iş yerimde benimle görüşmeye gelen şirket sahibi çok detaylı bir sunum yapmış beni ve ekibi çok etkilemişti..
İşte linkleri... Belki göz atmak isterseniz diye paylaşıyorum.
http://www.geleceginyildizlari.com/
http://cloudysunnyfunny.blogspot.com/
YanıtlaSilben bir çok konuda acemiyim blogumu da yeni açtım beklerim :D