Şımarık Anne, 'cool' Çocuklar

Yarın gitmem gereken bir doğum günü var, gitmem gereken derken zorlama değil, seve seve aslında. Severim öyle ya da böyle keyif tadında her şeyi. Kutlama çocuğu bana kolaylık yapıp hediye konusunda da çok açık ve net konuştu; önlük istiyorum! 

Peki, engel yok.

Kendisinin pek internetle alakası olmadığından bloga koyma cesaretim mevcut cepte. Kendimi de feda ettim bu konuda, maksat önlüğü göstermek:)

Önlük tamam, kendini de göster de, bu kadar şımarık pozlara ne gerek var derseniz yeridir:))

a) Havam batsın    b) Canım çekti    c) Önlük değil ama keyif benim değil mi?    d) Şımarığım işte!

Sizin evlerde de benzer gereksiz tartışmaların olduğundan eminim. Bizim evde mesela her sabah Nutella kavgası var. Aklınıza gelebilecek her şey sorun; Nutella masada kime daha yakın duruyor, kim Nutella`ya bıçağı daha çok daldırdı, kim daha çok aldı, kim Nutella`yı bitirdi, kim Nutella`nın içine ekmek kırıntısı düşürdü, eğer Nutella ilk defa açılacaksa açılışı hangi şanslı yapacak gibi pek çok parlak soru daha karga kahvaltısını(!) yapmadan halihazır bekliyor masada:)
Bir ara küçüklüğümün tahin-pekmez ikilisine dönüş yapıp, bu gidişata son vermek istediysem de tüm "daha sağlıklı" propagandama rağmen tutmadı, bir punduna getirdiler her zaman. Kimi zaman iddiaya girdiler kaybettim, kimi zaman arkadaşları geldi diye aldım, kimi zaman da baba tarafına oynadılar....
Nedir kardeşim bu Nutella aşkı, içindeki sır bu kadar mı sır???
Benimkileri idare etme yöntemlerini zaman içinde geliştirirken Nutella içinde yüzmek isteyen daha pek çok arkadaş keşfettim:))
Şu sıralar uyguladığım dâhiyane çözüme de değinmeden geçmeyeyim: Nutella`nın eve girişiyle birlikte üzerine sıra kimdeyse onun ismi yazılıyor. Biz ona Nutella muhtarı diyelim kısaca. Nutella muhtarı Nutella üzerinde tüm haklara sahip oluyor, masada onun yanında duruyor, diğeri almak isterse Nutella muhtarına soruyor... Fena da gitmiyor gibi. Ama her an her şey değişebilir bizim evde:))
Eve hakim 'cool' takılma durumu ise zirve yapıyor bu aralar. Okuldan sonra sorduğum, "bugün birlikte bir şey yapalım mı?" tarzı sorularım havada asılı kalıyor, kimi zaman da sadece "evetttt!!!!" diyerek benim küçük sazan atlıyor:))

Hatırlarsanız birkaç post önce ceviz kabuklarından mumlar yapıp, keyfini çıkarmıştık.
O zaman hız kesmeyip ihtiyaç fazlası ceviz kırıp kabuklarını saklamıştık. İşte onlar şimdi hayatımıza kaplumbağa, uğur böceği ve fare (gözlüklüsünden) olarak geri geldi:)
Bu muhteşem üçlü birlikte ne maceralar yaşarlar bilmem ama bizim evde en kralından ağırlandıkları kesin!